Bizde her zaman kati bir inanç olmustur ki, hayatta kazandigimiz bütün basarilarimiz, hayat prensiplerimize ve is ahlakina sadakatimiz, geçmisten ders alma yetenegimizle alakalidir. Insanlarin yasam seviyelerinin gelistirilmesi yolunda bize gösterilen itimadin verdigi sorumluluk duygusu cemiyetin inanç ve saygisini kazanmakta baslica kistasimiz olmustur. Üretim ve komünikasyon teknolojilerinin yenilenmesine, islem giderlerinin ( harcamalarinin ) daimi azaltilmasina, ürün ve hizmetlerimizin kalitesinin artirilmasina yönelik siyasetimiz piyasadaki mevkimizi pekistirdi. Teknolojinin, özellikle de telekomünikasyon sektörünün gelisimi, rekabetin keskinlesmesine ve dünyanin gittikçe küçülmesine sebep olmustur. Buna ragmen, öz prensiplerimize olan güçlü inancimiz sayesinde; globallesme olarak adlandirilan bu süreç, çesitli isbirliginin kurulmasi için güzel bir olanak olarak ortaya çikmaktadir.